Tıbbi Kayıtları Saklama Yükümlülüğü

Tıbbi Kayıtları Saklama Yükümlülüğü

Sağlık kuruluşlarının tıbbi kayıtları eksik yada hatalı tutması veya hiç tutmaması durumunda hizmetin kusurlu hale geleceği, 17.09.2021 Tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2018/11847 Başvuru Numaralı Anayasa Mahkemesi Kararı’nda (“AYM Kararı”) oy birliği ile karara bağlanmıştır.

İlk derece mahkemesi tarafından hasta kayıtlarının tutulmaması veya eksik tutulması hususu göz ardı edilerek kurulan hüküm, başvurucular tarafından bireysel başvuru yoluyla Anayasa Mahkemesi’ne (“AYM”) taşınmıştır.

AYM Kararı’nda hasta kayıtlarının tutulmasının sağlık kuruluşlarının sorumluluğunda olduğu ve uyuşmazlığın bu husus göz önüne alınarak değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. AYM, hasta kayıtlarının gerektiği şekilde tutulup tutulmadığı hususunda değerlendirme yapılmaksızın kurulan ilk derece mahkemesi hükmünün hatalı olduğunu ve kişinin Anayasa’nın 17. maddesi ile güvence altına alınan  maddi ve manevi varlığını koruma hakkının ihlal edildiğini karara bağlamıştır.

AYM Kararı’nda Adli Tıp Kurumu tarafından verilen bilirkişi raporunun hasta kayıtlarının eksik yada hatalı tutulması veya hiç tutulmaması hususundaki yeterliliği de ele alınmış; tüm tıbbi kayıtları saklama ve istendiğinde yetkili mercilerin incelemesine sunma yükümlülüğünün sağlık kuruluşlarına ait olduğu hususunu gözetmeyen ve bu durumun kusur sorumluluğuna ne yönde etki edeceğini dikkate almayan raporun mahkeme kararlarında emsal teşkil etmeyeceği belirtilmiştir.

Uygulamada hasta kayıtlarına ulaşılamaması veya eksik bir şekilde ulaşılması sebebiyle sağlık kuruluşlarının sorumluluğunun ispatlanamadığı birçok uyuşmazlık bulunmakta olup, AYM Kararı’nın mağduriyetlerin önüne geçilmesi açısından emsal teşkil edebileceği kanaatindeyiz.

Bahsi geçen uyuşmazlıklara ilişkin daha detaylı bilgiye veya hukuki desteğe ihtiyaç duyulması halinde KT & Partners ile iletişime geçebilirsiniz.

AYM Kararı’nın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.