Malpraktis Davalarında Yeni Dönem

7406 Sayılı Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (“Torba Kanun”) kapsamında yapılan düzenlemeler ile birlikte 3359 Sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununda (“Kanun”) köklü birtakım yenilikler öngörülmüş ve malpraktis davaları açısından yeni bir dönem başlamıştır.

Bu kapsamda hekimlerin ve diğer sağlık meslek mensuplarının hatalı olduğu iddia olunan uygulamalarının incelenmesi amacıyla “Mesleki Sorumluluk Kurulu”nun kurulması ön görülmüştür. Kurul; bakan yardımcısı, sağlık hizmetleri, kamu hastaneleri, hukuk hizmetleri, yönetim hizmetleri genel müdürleri veya yardımcıları, profesör veya doçent unvanlı biri dâhil, diğeri cerrahi branştan iki hekim, olmak üzere yedi üyeden oluşacaktır. Üyelerin görev süresi iki yıl olacaktır.

Hekimin ve diğer sağlık meslek mensuplarının mesleğinin icrası kapsamında yaptıkları muayene, teşhis ve tedaviye ilişkin tıbbi işlem ve uygulamalar nedeniyle yapılacak ceza soruşturmalarında:

• Kamu veya özel sağlık kurum ve kuruluşları ve vakıf üniversitelerinde görev yapan hekim ve diş hekimleri ile diğer sağlık meslek mensuplarının uygulamaları nedeniyle yapılan soruşturmalar için soruşturma izni gerekecek ve soruşturma iznini Mesleki Sorumluluk Kurul’u verecektir.

Hekimin ve diğer sağlık meslek mensuplarının mesleğinin icrası kapsamında yaptıkları muayene, teşhis ve tedaviye ilişkin tıbbi işlem ve uygulamaları nedeniyle ortaya çıkacak hukuk uyuşmazlıklarında:

• Torba Kanun’da tazminat davaları bakımından, özel sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışan sağlık çalışanları açısından herhangi bir düzenleme yer almamıştır.
• Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan sağlık çalışanlarının eylemleri sebebiyle açılan davaların neticesinde bakanlık tarafından tazminat ödenmesi durumunda, hükmedilen tazminatın ilgili personele rücu edilip edilmeyeceği Mesleki Sorumluluk Kurulu tarafından bir yıl içerisinde karara bağlanacaktır.
• Kamu kurum ve kuruluşları ve devlet üniversitelerinde görev yapan hekim ve diş hekimleri ile diğer sağlık meslek mensuplarının mesleğinin icrası kapsamında yapmış oldukları uygulamalar nedeniyle idare tarafından ödenen tazminata istinaden açılacak rücu davalarında, Mesleki Sorumluluk Kurulu’na başvurması için davacıya iki aylık süre verilecektir. Bu uygulama derdest olan davalar için de geçerli olacaktır.
• İki aylık sürede başvuru yapılmaması hâlinde dava usulden reddedilecek, bu durumda yargılama gideri taraflar üzerinde bırakılacak ve davacı aleyhine vekâlet ücretine hükmedilemeyecektir.

Mesleki Sorumluluk Kurulu’nun kararlarına karşı Ankara Bölge İdare Mahkemesine karşı itiraz yolu açık tutulmuştur.

Özet itibariyle, hekimin ve diğer sağlık meslek mensuplarının mesleğinin icrası kapsamında yaptıkları muayene, teşhis ve tedaviye ilişkin tıbbi işlem ve uygulamalar nedeniyle yapılacak ceza soruşturmalarında herhangi bir özel ya da kamu sağlık kuruluşu ayırımı yapılmaksızın Mesleki Sorumluluk Kurulu’nun soruşturma izni vermesi gerekliyken, tazminat davaları ve tazminatın ilgili sağlık personeline rücu edilmesi bakımından özel sağlık kuruluşları için Mesleki Sorumluluk Kurulu incelemesi gündeme gelmeyecek, bu inceleme sadece kamu sağlık kuruluşları bakımından söz konusu olacaktır.

Torba Kanun’un tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.

Konuya ilişkin daha detaylı bilgiye veya hukuki desteğe ihtiyaç duyulması halinde KT & Partners ile iletişime geçebilirsiniz.

*İşbu bilgi notu hukuki mütalaa niteliğinde değildir. KT & Partners, işbu bilgi notunda yer alan bilgilere dayanılarak gerçekleştirilen hukuki işlem ve fiillerden sorumluluk kabul etmemektedir. Her somut olayın kendine özgü olduğunu ve alanında uzman avukatlar tarafından değerlendirilmesi gerektiğini hatırlatmak isteriz.