TR

Ücret Garanti Fonu Uygulaması

Genel > İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku > Ücret Garanti Fonu Uygulaması

Ücret Garanti Fonu Uygulaması

Ödeme güçlüğü hali; 4447 sayılı İşssizlik Sigortası Kanunu’na göre sigortalı sayılan kişileri hizmet akdine tabi olarak çalıştıran işverenin konkordato ilan etmesi, aciz vesikası alması, iflas etmesi ile ödeme güçlüğüne düşmesi halleri olarak Ücret Garanti Fonu Yönetmeliği’nde tanımlanmıştır.

Sigortalı sayılan kişileri hizmet akdine tabi olarak çalıştıran işverenin ödeme güçlüğüne düştüğü hallerde geçerli olmak üzere, işçilerin iş ilişkisinden kaynaklanan ücret alacaklarını karşılamak amacı ile İşsizlik Sigortası Fonu kapsamında ayrı bir Ücret Garanti Fonu oluşturulmuştur.

30.09.2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Ücret Garanti Fonu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (“Yönetmelik”) kapsamında işverenin ödeme güçlüğüne düştüğü hallerde işçilerin ödenmeyen 3 aylık ücretlerinin Ücret Garanti Fonu  tarafından ödenmesine ve ödenecek net ücretin 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na göre sigorta primine esas tutulan kazancı üzerinden hesaplanmasına ilişkin düzenleme yürürlüğe girmiştir.

Yönetmelik’in devam maddelerinde ise;

  • Ödemesi yapılacak olan işçilik alacaklarının, işverenin ödeme güçlüğüne düştüğü tarihten önceki ücret alacaklarına ilişkin olması gerektiği,
  • Ücret alacağının varlığının tespiti hususunda işverene ulaşılamaması halinde, işçilerin ücret alacağını dönem ve miktar itibariyle belirten kesinleşmiş mahkeme kararı veya icra müdürlüğünce düzenlenmiş ödeme emri ile birlikte Türkiye İş Kurumu’na başvurabileceği,
  • Aynı işverenle olan iş ilişkilerinde aciz vesikası hükmündeki haciz tutanağına dayanılarak  Ücret Garanti Fonundan yalnızca bir kez yararlanılabileceği,
  • Sosyal Güvenlik Kurumu’na prim bildirimi yapılmış olan ulusal bayram, genel tatil, hafta tatili ve ücretli izin karşılığı ücret alacakları ile fazla mesai ücret alacaklarının da talep edilen aylara ilişkin olmak kaydıyla  Ücret Garanti Fonu kapsamında değerlendirileceği,
  • İşverenin ödeme güçlüğünü tasdik eden karar veya belgenin kesinleşmiş mahkeme kararı ile feshi ya da iptali veya ödemelerin başvurucuların kusurundan kaynaklanan bir nedenle fazla yapıldığının tespiti halinde, ödemelerin yasal faizi ile birlikte ilgililerden iade alınacağı

hususları başta olmak üzere çeşitli düzenlemeler öngörülmüştür.

Yönetmelik’in getirdiği düzenlemelere ilişkin daha detaylı bilgiye veya hukuki desteğe ihtiyaç duyulması halinde KT & Partners ile iletişime geçebilirsiniz.

Yukarıda detayları verilen Yönetmelik’in tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.